Laparoskopik Cerrahi
Laparoskopik cerrahi, vücutta 3 – 4 küçük kesiden yapılan bir ameliyat türüdür. Halk arasında aynı zamanda kapalı yöntemle ameliyat olarak da bilinmektedir. Ucunda ışık kaynağı ve kamera yer alan küçük bir tüp ameliyat bölgesini aydınlatarak bölgenin detaylı görülmesini sağlar. Diğer ameliyat ekipmanları ile ameliyat gerçekleştirilir. Tüm bu işlemler 1 – 2 cm boyutundaki kesilerden yapılmaktadır. Minimal invaziv yöntem olması nedeniyle ameliyat için hastaya mümkün olan en düşük düzeyde müdahale edilir. Bu da beraberinde daha kısa süre hastanede kalma, daha kısa sürede iyileşme ve ameliyat sonrasında yara izi kalmaması gibi önemli avantajları getirir. Günümüzde birçok ameliyat laparoskopik yöntemle yapılabilmektedir. Bunlardan bazıları da kanser ameliyatlarıdır. Jinekolojik kanser ameliyatlarının hemen hemen hepsi laparoskopik cerrahi ile gerçekleştirilebilmektedir.
Laparoskopik Cerrahi Nedir? Nasıl Uygulanır?
Laparoskopik ameliyat yöntemi gelişmeden önce cerrahlar karın ya da kasık bölgesinden yapılacak bir ameliyat için karın bölgesine 15 – 30 cm uzunluğunda kesi yapmak zorundaydı. Bu şekilde operasyon alanına rahat bir şekilde ulaşarak gerekli ameliyat yapılıyordu. Laparoskopik ameliyatta ise tek büyük bir kesi yerine birden çok ancak oldukça küçük kesiler açılmaktadır. Bu kesiler genellikle 1 – 2 cm uzunluğunda olmaktadır. Her bir açıklıktan vücudun içerisine tüp yerleştirilir. Bu tüplerden geçen kamera ve ameliyat aletleri ile operasyon yapılmaktadır. Bazı operasyonlarda kamera ile ameliyat ekipmanları aynı kesiden geçirilerek kullanılabilmektedir. Bu da kesi sayısının daha az olması anlamına gelir. Laparoskopik ameliyat genel anestezi ile gerçekleştirilir. Bu sayede hastalar işlem sırasında hiçbir rahatsızlık hissetmez. Laparoskopik ameliyat karında göbek deliği çevresine açılan kesilerden gerçekleştirilir. Ameliyatta iç organların daha iyi görülebilmesi için operasyon bölgesine karbondioksit gazı verilmektedir. Karın gaz ile şiştikten sonra kesilerden laparoskopa bağlı kamera ile ameliyat ekipmanları yerleştirilir. Bu kamera sayesinde cerrah operasyon bölgesini gerçek zamanlı olarak büyütülmüş bir şekilde izleyebilir. Açılan kesilerin sayısı ve büyüklüğü yapılacak cerrahi işleme göre değişiklik gösterir.
Laparoskopik Cerrahi Hangi Kanser Türlerinde Uygulanabilir?
Laparokopik kanser ameliyatı her geçen yıl daha da gelişerek daha fazla vakada tercih edilmektedir. Laparoskopi tekniği kanserde biyopsi için sıkça tercih edilmektedir. Karın ya da kasık bölgesinde bulunan lenf düğümlerinden biyopsi almak ya da lenf düğümlerini tamamen vücut dışına almak için laparoskopik kanser ameliyatı uygulanmaktadır. Kapalı ameliyat yöntemi en çok jinekolojik kanser tedavilerinde tercih edilmektedir. Rahim ağzı kanseri, yumurtalık kanseri ya da rahim kanseri gibi hastalıklarda kanserli hücrelerin temizlenmesi için laparoskopik yönteme başvurulmaktadır. Ayrıca prostat kanseri, kolon kanseri ya da böbrek kanseri gibi kanser türlerinde de sıkça tercih edilmektedir. Bağışıklık sisteminin güçlü olması gerektiği kanser hastalığında, laparoskopik yöntem sayesinde ameliyat sonrası komplikasyon riski en aza düşürülmektedir.
Laparoskopik Cerrahinin Avantajları
Laparoskopik cerrahi, geleneksel ameliyatlara göre çok daha büyük avantajlara sahiptir;
- Bu avantajların en büyük kaynağı ameliyat için oldukça küçük kesilerin açılmasıdır.
- Ameliyat esnasında kanama riski geleneksel ameliyat tekniklerine göre çok daha azdır.
- İç organlar açık ameliyatta olduğu gibi dış ortama maruz kalmadığı için enfeksiyon görülme riski de oldukça düşüktür.
- Kesilerin küçük olması sayesinde laparoskopi ameliyatı sonrasında hastaların hastanede kalış süresi çok daha az olur.
- Hastada ameliyat sonrası, ameliyat bölgesinde kanama ya da iltihap gibi komplikasyonların görülme riski oldukça düşüktür. Geleneksel ameliyatlarda, ameliyat kesileri çok büyük olduğu için iltihaplanma riski çok daha fazla olmaktadır.
Özellikle büyük kesilerin gerektiği ameliyatlardan sonra hastaların yatmalarında, oturmalarında ya da banyo yapmalarında zorluklar olabilmektedir. Ancak laparoskopik cerrahi sonrasında ise bu tarz zorluklar daha azdır ve genellikle daha kısa sürelidir. Bu sayede hastanın iyileşme dönemi de oldukça konforlu geçmektedir. Laparoskopik cerrahi ile yapılan ameliyata göre değişiklik göstermekle beraber hastaya 1 – 2 cm büyüklüğünde yaklaşık 3 – 4 adet kesi açılmaktadır. Geleneksel ameliyatta ise tek kesi gerekse de yapılan kesinin boyutu 15 – 30 cm arasında değişmektedir. Bu da hastanın karnında büyük bir yara izi kalacağı anlamına gelir. Ancak laparaskopik cerrahi de göbek deliği çevresine atılan küçük kesiler ameliyat izi korkusunu ortadan kaldırmaktadır. Bu izler bir süre sonra belli belirsiz bir hal almaktadır. Ameliyattan yaklaşık 1 yıl sonra ise dışarıdan bakıldığında çok fark edilememektedir. Laparoskopik cerrahi hakkında daha fazla bilgi almak için Youtube kanalımızı ziyaret edebilirsiniz.
Prof. Dr. Çağatay Taşkıran'ın Laparoskopi alanında katıldığı Kongre, Toplantı ve Seminerler...
Esgo.org‘taki tüm kongre ve toplantılarımı görmek için aşağıda bulunan butona tıklayınız.
ESGO & ENGOT Leadership statement
ENYGO Laparoscopy Hands-on Workshop 2019
Laparoscopic radical hysterectomy: An ESGO statement
Final slate of candidates in the ESGO Council Elections
Esgo.org sitesindeki tüm etkinliklerimi görmek için buraya tıklayınız.
cerrahi.tv sitesindeki tüm etkinliklerimi görmek için buraya tıklayınız.