Yumurtalık Kanseri
Kanser bir hücrenin kontrol dışı bölünmesi ve bir kitle (tümör) oluşturması ile oluşur. Genellikle vücutta meydana geldiği organ ile isimlendirilir. Büyüyüp etraf dokulara veya vücudun başka organlarına yayılabilir. İnsanlarda 200’den fazla kanser türü görülmektedir.
Yumurtalık Kanseri Nedir?
Yumurtalık (over) kanseri yumurtalıktaki hücrelerin anormal bölünmesi ve büyümesi olarak ifade edilebilir. Hücreler hızla çoğalarak yumurtalığı istila eder. Kadın üreme sisteminde iki adet yumurtalık bulunur. Bu yumurtalıklar rahmin her iki yanında yer alır. Her bir yumurtalık yaklaşık olarak bir ceviz büyüklüğündedir. Östrojen ve progesteron hormonları ile beraber aynı zamanda yumurta üretirler. Üretilen yumurta benzer bir şekilde rahmin iki tarafında yer alan fallop tüplerinden geçerek rahme gelir. Karında bu organları çevreleyen dokuya da karın zarı (periton) adı verilir.
Yumurtalık kanseri yumurtalıklarda görülebildiği gibi fallop tüplerinde ya da karın zarında da görülebilmekte ve ilk evrelerinde teşhis edildiğinde oldukça etkili bir şekilde tedavi edilebilmektedir. Yumurtalıklardaki kanser oluşumu bu kişilerde çeşitli şikayet ve belirtilere neden olur. Bu belirtileri dikkatli bir şekilde takip etmek gerekir.
Yumurtalık Kanseri Belirtileri Nelerdir?
Yumurtalık kanseri erken dönemde herhangi bir belirtiye neden olmayabilir veya belirtiler bazen hastalık ilerleyene kadar belli belirsizdir. Hastaların şikayetleri başlangıçta çoğu kez yaygın görülen diğer hastalıklara bağlanabilmektedir. Yumurtalık kanseri aşağıdaki şikayet ve belirtilerin bir veya birkaçını içerebilir:
- Karın bölgesinde şişkinlik ve büyüme hissedilmesi
- Yemek yerken çabuk doyma hissi veya iştah kaybı
- Sebebi açıklanamayan kilo kaybı veya yorgunluk
- Sırtta, karında veya kasıkta ağrı
- Kabızlık veya ishal gibi boşaltım sistemi rahatsızlıkları
- Sık idrara çıkma
- Adet dönemi dışında veya menopozda vajinal kanama
Bu noktada vücudunuzdaki değişiklikleri fark etmeniz ve sizin için normal olmayan belirtileri dikkate almanız son derece önemlidir. Bu belirtilerin herhangi birini ayda 10’dan fazla yaşadığınızı düşünüyorsanız vakit kaybetmeden uzman hekime danışmanız gerekir.
Yumurtalık Kanseri Teşhisi Nasıl Konur?
Yumurtalık kanseri teşhisi koymak için farklı yöntemler bulunmaktadır. Bunlardan biri fizik muayenedir. Fizik muayene esnasında doktor vajina içerisinden pelvik organlarda anormal değişiklik ve büyüme olup olmadığını kontrol eder. Genelikle muayene sonrasında karından veya vajina içerisinden yapılan ultrason ile yumurtalıkların boyutuna, yapısına ve kist veya kitle içerip içermediğine bakılır. Fizik muayene ve ultrason işlemi genel olarak 15-30dk zaman almaktadır ve ağrısızdır. Ultrason ile yumurtalık kistlerinin iyi veya kötü huylu olduğu büyük oranda saptanabilmektedir. Kanser tanısını koymak veya tanıdan sonra hastalığın diğer organlara yayılımı saptamak için bilgisayarlı tomografi (BT) veya manyetik rezonans (MR) gibi görüntüleme yöntemlere başvurulabilir. Ancak bazen yumurtalıkta görülen değişikliklerin kanser olduğunun kesinleştirilmesi veya hastalığın kesin evresinin belirlenmesi için ancak ameliyatla mümkün olabilmektedir. Hastalığın karın içindeki yaygınlığını saptamak amacıyla zaman zaman laparoskopi (kapalı ameliyat) yöntemi kullanılmaktadır.
Hastalığın teşhisi sürecinde genel sağlık durumunuz hakkında bilgi sahibi olmak için kan sayımı, karaciğer ve böbrek çalışmasını değerlendiren kan tahlilleri ve tümör belirteçleri olarak adlandırılan tanıya yardımcı kan tetkikleri istenmektedir. Bir tümör belirteci olarak kullanılan kanser antijen 125 (CA 125) yumurtalık kanserlerinde sıklıkla kanda yükselen bir proteindir. CA 125 testi kanser dışındaki (endometriosis, pelvik inflamatuar hastalık, gebelik gibi) nedenlerle yükselebildiği gibi bazı yumurtalık kanserlerinde normal değerlerde ölçülebilir. Bu nedenle CA125 kanser tanısı koydurmaz ancak hekime hastalıkla ilgili bazı ipuçları sunabilir.
Bunların dışında şüpheli dokuların biyopsi ile alınması veya karın içinde biriken sıvının analizi de tanıda kullanılabilen diğer yöntemlerdir.
Yumurtalık Kanseri Tedavi Yöntemleri Nelerdir?
Kanser tedavisinde amaç vücuttaki tüm kanserli hücrelerin ortadan kaldırılmasıdır. Bunun sağlanması için yumurtalık kanseri tedavisinde cerrahi tedavi (operasyon) ve ilaç tedavisi (kemoterapi) ana tedavi yöntemleri olarak uygulanmaktadır. Cerrahi tedavi yumurtalık kanseri olan kadınların hemen hepsinde gereklidir. İlaç tedavisi ise ameliyattan önce (neoadjuvan), sonra (adjuvan) ve uygun görülen hastalarda ameliyat sırasında karın içine ısıtılmış olarak (ısıtılmış kemoterapi / HİPEC) uygulanabilmektedir. Karboplatin yumurtalık kanserinde en sık tercih edilen kemoterapi ilacıdır. Tek başına veya paklitaxel ile birlikte verilebilir. İleri evredeki bir grup hastaya ise hedefe yönelik ilaç tedavisi, hormon tedavisi veya radyoterapi verilebilir.
Yumurtalık kanserinde tümör yalnızca bir yumurtalıkta sınırlıysa ameliyat ile sadece etkilenen yumurtalık ve fallop tüpü alınır. Bu durumda hastalar tedavi sonrasında diğer taraftan çocuk sahibi olma şansını sürdürürler. Yumurtalıkların her ikisinde kanser bulunduğu ancak henüz vücudun diğer bölgelerine yayılmadığı durumda her iki yumurtalık ve fallop tüpü alınır. Bu durumda hastanın rahimi ameliyatla alınmayabilir. Kanserin daha ileri evrelerinde ise yumurtalıklar ve tüplerin dışında rahmin alınması, yakınlardaki lenf düğümlerinin, karın zarının ince (periton) ve kalın (omentum) kısımlarının alınması gerekmektedir. Yukarıda belirtildiği gibi uygun hastalarda ameliyatın sonunda karın içine ısıtılmış kemoterapi uygulanmakta, karın içindeki dokular belli bir süre ilaca maruz bırakılmakta ve sonrasında karın içindeki ilaç boşaltılarak ameliyat tamamlanmaktadır.
Son olarak bu hastalıkta tedavi seçimi genel sağlık durumunuz, kanserin yaygınlığı, kanserli hücrenin tipi ve derecesine göre belirlenmektedir.
Yumurtalık Kanserinin Evreleri
Evreleme vücüdunuzda kanserin yaygınlığını belirtmek için kullanılır ve hekiminizin tedavi seçimini belirlemesine yardımcı olur. Yumurtalıklarda ortaya çıkan kanser FIGO (International Federation of Gynecology and Obstetrics) sistemi ve AJCC (American Joint Committee on Cancer) TNM evreleme sistemine göre dört evrede değerlendirilir. Birinci evrede kanser henüz yayılmamışken dördüncü evrede yumurtalıktan uzaktaki dokuları etkilemiştir. Birinci evrede genellikle kanser tek bir yumurtalıkta bulunur. İkinci evrede ise kanserin rahim, idrar torbası, kalın bağırsak veya karın zarına yayılımı görülmektedir. Yumurtalık kanserinin üçüncü evresinde ise göbeğin altındaki lenf düğümlerine, karnın diğer bölgelerine, karaciğer veya dalağın yüzeyine tümör yayılımı mevcuttur. Kanserin akciğere, göbeğin üzerindeki veya vücudun başka bölgelerindeki lenf düğümlerine, karaciğer veya dalağın içine, kemiklere sıçradığı durumlarda ise hastalık dördüncü evre olarak değerlendirilir.
Yumurtalık Kanseri Tekrarlar mı?
Yumurtalık kanseri başarılı bir şekilde tedavi edilse bile zaman içinde tekrarlayabilmektedir. Ancak bu durum pek çok farklı faktöre bağlıdır. Kanserin tekrarlama riski fark edildiği evreye göre değişiklik gösterir. Birince evre kanserlerde tekrarlama riski %10 civarındadır. İkinci evrede bu oran yaklaşık %30’a çıkar. Üçüncü evrede yumurtalık kanserinin tekrarlama riski %70 ile %90 arasında değişmektedir. Dördüncü evrede ise bu oran %90 ile %95 civarındadır. Kanser tedavisinden sonra yapılan düzenli takiplerle tekrarlama durumu erkenden fark edilebilmektedir.
Yumurtalık kanseri ve kadın kanserleri hakkında daha fazla bilgi almak için Youtube kanalımızı ziyaret edebilirsiniz.
Son güncellenme tarihi: 20/07/2023
Prof. Dr. Çağatay Taşkıran'ın Kadın Kanserleri alanında katıldığı Kongre, Toplantı ve Seminerler...
Esgo.org‘taki tüm kongre ve toplantılarımı görmek için aşağıda bulunan butona tıklayınız.